Mağara Araştırma Derneği

İNCELEME GEZİ GÜNCESİ

Bir Tuluntaş Köylü hastamın paylaşımı ve anlatımları sonrası, o bölgede antik dönemde Şarap üretimhanesi (Şarap İşliği) bulunduğu ve kalıntılarına dair görüntüleri paylaşması sonrası, bu görüntü ve duyumları 6 Eylül 2022 günü paylaşmıştım.

Geçtiğimiz haftasonu Ankara'da Mamak/Kıbrıs Köyü Kanyonundaki kayalıklarda Takım Kurtarma Çalıştayı yapılırken, kamplı şekilde TMF genel toplantısını, ev sahipliğimizde gerçekleştirdik.

Çayırhan hikayesi Yağmur’un derneğe büyük bir heyecanla başlaması sonrasında bir eğitim mağarası planı olarak başladı. Ankara’ya yakın, yatay ve başlangıç için uygun mağara olduğu için Çayırhan seçilmişti ve küçük bir ekip ayarlandı. 21 Ekim Cumartesi sabahı ekip 8.30 civarı dernekten ayrıldı ve yola çıkıldı. İstanbul yolunda Gurmella isimli fırında ufak bir mola verildi ve simit vb. yiyecekler alındı.

Çokrağan mağara faaliyeti aslında ben derneğe gelmeye başladığımdan beri (bundan yaklaşık 5 hafta önce) konuşulan ve gerçekleştirilmesi planlanan bir etkinlikti. Bu faaliyet derneğin 60. yılının ilk faaliyeti olacağı gibi aynı zamanda eğitim faaliyeti olarak planlanmıştı. Mağaraya karar verildikten sonra kimlerin dahil olacağı belli oldu: 15 kişilik bir ekip olacaktık ve 10 kişi Ankara’dan diğer 5 kişi de Urla’dan yola çıkacaktı.

Bu hikaye yaklaşık iki ya da üç yıl önce bir Cuma öğleden sonrasında hadi faaliyete gidelim aramasıyla başladı. Tam tarih aklımda olmamakla birlikte bir Kasım cumasıydı. Faaliyet mangal olarak düzenlendi, fakat Pehlil, Mustafa ve Ercan belki araziye gitmişken sağa sola bakarız diye birkaç bolt ve 20m ip alarak hazırlıkları tamamladı. Akdağ iki bloktan oluşuyordu. Birincisi, güney kısmında bütün heybetiyle Antalya’ya bakan Akdağ, ikincisi ise iki ülkeyi birbirinden ayıran doğal bir sınır gibi Gökbel Yaylasıyla Akdağ arasında yükselen bir tepe. Bu faaliyette sadece birkaç ufak mağara dışında çok da başarılı olamamıştık. Tekrardan buraya gelip bakmak lazım deyip Konya’ya daha ılık bir konuma kamp atma kararı aldık o gün.

Kübra ve Bilge’nin harita konusunda pratik kazanmak istemesi ve Ercan’ın Hümak’ta döşeme konusunda pratik kazanmasının yararlı olacağını düşündüğü insanların olmasının üst üste gelmesiyle eğitim faaliyeti düzenlemek dernek toplantılarında konuşulmaya başlandı. Gidilecek mağaranın Hamamboğazı olacağının ve tarihin kesinleştirilmesiyle, 2 Şubat’ta Kübra faaliyeti WhatsApp gruplarında hazırladığı faaliyete yönelik formla birlikte duyurdu. Yaşanılan deprem felaketi dolayısıyla erteleyip ertelememek konusunda kararsızlık yaşasak da biraz olsun sağılabilme umuduyla faaliyeti planlandığı tarihte gerçekleştirme kararı alarak, öncelikli olarak araç ve kişi sayılarını denkleştirmek için çalışmaya başladık.

Harita ve Kadastro Mühendisleri Odası (HMKO) için üniversite sınavlarına girecek öğrencileri ilgili bölüme özendirmek ve haritalama cihazlarının tanıtım filmi çekimi için neresi olabilir diye konuşulduktan sonra Konya Seydişehir- Tınaztepe ve Çakılağzı Mağaralarına gidilmesine ve yakınlarda uygun bir su geçişinde de çekimler yapılmasına karar verildi.

Soracak olursanız nedir? Ne değildir? Bir bölgedir Geyik Dağı, Alanya ve Konya arasında kalan. Lafın gelişi değil baya kalmış bir bölge, yıllardır bitmeyen mağaralarıyla. UMAST olarak MAD Bursa ile beraber yaptığımız ikinci ekspedisyondu tarihimizde, o zaman yarım kalmıştı iki mağara; Ahmetin Eğriği ve Gücüksu. Yarım bıraktığımız işi bitirmeye gittik ve bu sefer MAD Ankara da bir biz kadar geldi, tıpkı ilk ekspedisyonumuzu yaptığımız Sivas’taki gibi. Yolları güzel Geyik Dağı’nın, büyük siyasi isimlerin arazilerine kadar. Daha öncesinde ana kamp alanını mağara girişine kadar taşımıştık, çok dik yamaçları olan yerlerden, bu sefer “mağaraya gidecek olan yürüsün” deyip araçla ulaştığımız en yakın bölgeye kamp attık ve çok iyi oldu.

Geceleri rüzgarlı ve çok soğuk, gündüzleri az esintili ve yakıcı sıcak.

22 Temmuz 2020 de başladı faaliyet, yazının devamında çok tarih yok 10-12 gün falan sürdü.

19 Haziran tarihinde 4 adet mağarayı 3 günde jeolojik açıdan çalışmak, fotoğraflamak ve haritalamak için yola çıktık. Eren Çankaya, Ertuğrul Kulaksızoğlu, Murat Gezer, Burak Gezer (ben)'den oluşan 4 kişilik ekip ile ilk olarak Düzce ili sınırları içerisinde Seylik Mağaraları'na gittik.

Ankara çevresinde ve hala haritalanmamış olan bu güzide mağaraya gitmeye karar verdik. Eren Çankaya, Mustafa Özkılıç ve ben (Robin) dernekte buluşup, gerekli malzemeleri aldıp yola koyulduk. Diğer yandan Ertuğrul Kulaksızoğlu ve Gezer Kardeşlerle (Burak ve Murat Gezer) buluşup yola koyuldu.

Derneğimizin de katkı koyacağı, dernek üyemiz Tarkan Hoca'nın yürütücüsü olacağı bir proje için ön araştırma yapmak üzere Lömbürdekini ve Hamamboğazı Mağaraları'na gittik. Bu yazı faaliyetlerimizin ilk kısmı olan Lömbürdekini Mağarası Faaliyeti'ni anlatıyor.

7-8 Mart tarihlerinde gerçekleştirdiğimiz Zonguldak Kızılelma Cumayanı Mağaraları faaliyeti güncesinin ikinci kısmı...
"Cumayanı Mahallesi çok değişmiş. Mağaranın girişine kadar yol yapılmış, etrafta evler sokaklar ile bir kent olmuş mağara çevresi. . Mağaradan suyun çıktığı aşağı ağızdan artık girilemiyor. Bent yapmışlar ve su seviyesi yüksek."

Deneyim olsun diye planladığımız Sakaltutan mağarasına kardan dolayı yolunun kapalı olması nedeniyle gidemedik. Hafta içinde Cumhur abinin Kızılelma yapalım diye ortaya attığı fikir, Çarşamba toplantısında tekrar dile geldi ve hemen talep topladık. Hümak'tan arkadaşların katılımıyla 11 kişilik ekip ve iki araba olarak netleşti sayımız.

16 Şubat Pazar Günü derneğimizin yeni üyeleriyle Temirözü Mağarası faaliyetini gerçekleştirmiş bulunuyoruz. Derneğimizle ilk faaliyetine katılan arkadaşlarımıza hoş geldin diyoruz.

''Onur, Robin, Günay, Murat ve ben. Çok da keyifli bir yürüyüş oluyor. Hele hele o manzaralaaar. Of. Gidip görün tarif edemeyeceğim:) Her yer deniz her yer yeşil muhteşem.''

Türkiye Mağaracılık Federasyonu tarafından bu sene ikincisi düzenlenen Mehmet Ali Özel Fotoğraf Yarışması'na katılan ve dereceye giren fotoğrafçılar, Boğaziçi Üniversitesi İbrahim Bodur Oditoryumu’nda düzenlenen törende ödüllerini aldı.

Derneğimiz üyeleri tarafından gerçekleştirilen bir proje kapsamında Ejder ve Ilgarini Mağaraları'nı Kasım ayında ziyaret ettik. Çok eğlencceli bir hafta sonu faaliyetini geride bırakmış olduk.

Dernek üyelerimiz tarafından yürütülen proje kapsamında Dağlı Kuyluca faaliyetimiz tamamlanmıştır.

Bir perşembe akşamı Burcu’nun “haftaya mağara yapalım” demesiyle filizlenen bu faaliyet MAD grubumuzda paylaşıldı ve Pınar’ın bizi Sinop’a davet etmesiyle (Bir proje kapsamında İnaltı Mağarası’ndan bazı örnekler almak için bir süre önce Pınar bizi davet etmişti zaten ama bizden uygun bir ekip çıkamamıştı.) netlik kazandı.

Ezgi Ünal İmer hocamızın yürüttüğü SPELEOTALİA projesi kapsamında Ege Bölge'sinde bulunan çeşitli mağaralardan dikit örneği toplamak için yaptığıımız faaliyetin güncesi...

Başkent'te Kültür ve Turizm Bakanlığı'nca koruma altına alınan 10 mağara bulunuyor. Kentlilerin birçoğunun bundan haberi olmamasına üzüldüklerini belirten yetkililer gerekli özen gösterildiğinde buraların turizm açısından daha önemli hale getirilebileceğine dikkat çekiyorlar.

Dr. Birhan Altay, doğa sporlarının az bilinen ve en tehlikeli olanlarından biriyle uğraşıyor. Tutkuyla ve büyük bir enerjiyle bahsediyor mağaralardan ve hayatında önemli bir yer tutan mağaracılık serüveninden.

Saray Sağlık Ocağı'nda doktorluk yapan Birhan Altay, 20 yıldır mağaracılıkla uğraşıyor. Doğayı çok seven Altay, aynı zamanda hekimlerden kurulu Deprem Arama-Kurtarma ekibi'nin bir üyesi. Altay, DASK bünyesinde mağaracılık konusunda eğitimler de veriyor.

Türkiye'de "Mağara Araştırma Derneği" mağaracı sayısının artması, mağaracılığın heyecanını paylaşmak için çabalıyor.